V. Türkiye Lisansüstü Çalışmalar Kongresi SDÜ’de Gerçekleştirildi

V. Türkiye Lisansüstü Çalışmalar Kongresi SDÜ’de Gerçekleştirildi

TÜBİTAK ve İlmi Etüdler Derneği’nin (İLEM) desteğiyle her yıl farklı bir üniversitede düzenlenen Türkiye Lisansüstü Çalışmalar Kongresi’nin (TLÇK) beşincisi, Süleyman Demirel Üniversitesi’nin (SDÜ) ev sahipliğinde 12-15 Mayıs tarihleri arasında Prof. Dr. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Kongre’ye TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar ve TÜBA Asli Üyesi Mustafa Acar da katıldı. Başkan Acar, kongre öncesinde SDÜ Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı’yı da ziyaret etti.

TÜBA Başkanı Ahmet Cevat Acar kongre açılışında ve söyleşi oturumunda yaptığı “Türkiye’de Bilim Politikaları ve TÜBA” konulu konuşmasında, genel olarak bilimin, özel olarak da sosyal bilimlerin önemine dikkat çekerek, son dönemde sıkça duymaya başladığımız medeniyet inşası veya ihyası iddiamız açısından sosyal bilimlerin son derece önemli olduğunu; çünkü bilimsel paradigma ve düşünce çerçevemizi şekillendirmede sosyal ve beşeri bilimlerin belirleyici bir role sahip olduğunu söyledi. Diğer konular gibi bu konunun da stratejik ve bütüncül bir yaklaşımla ele alınması, güçlü yanlarımız yanında zayıf yönlerimizin de, fırsatlar kadar tehditlerin de hesaba katılması gerektiğini belirten Acar; son yıllarda, Türkiye’de nicel olarak bilim ve eğitim alanında da önemli gelişmeler olmasına rağmen, “nitelik sorunu”nun önemini koruduğunu söyledi. Henüz sosyal ve beşeri bilimlerin önemini gereğince idrak ettiğimizi söylemenin de zor olduğu görüşünde olduğunu belirten Acar, sosyal bilimlerin hala büyük ölçüde “spekülatif faaliyetler” olarak görüldüğünü, toplumsal konu ve sorunları bilimsel olarak ele almada yetersiz kalındığını belirtti. 30 yılı aşkın bir süredir terörle mücadele edilen ülkemizde Türk üniversitelerinde bu konunun bilimsel olarak araştırılması hususundaki ilgi, istek ve destek yetersizliğinin çarpıcı bir örnek olduğunu dile getirdi.

İki yüzyılı aşkın bir süredir Türkiye’nin uluslararası yarışta kaybedenler tarafında olduğunu, bunun neden ve sonuçlarını da iyi analiz etmemiz gerektiğini belirten Acar, bu bağlamda bilim ve din konusunda sağlıklı bir bakış açısına sahip olmanın önemli olduğunu, bu süreçte yaşanan “özgüven kaybı”nın tamiri açısından da sosyal bilimlerin önem taşıdığını söyledi. Türkiye’de bilim politikalarının, politika yapıcıların öngördüğü amaçlara ve dönemlere göre farklılıklar gösterdiğini, çok yakın zamanlara kadar sosyal bilimlerin batılılaşmamızın, aydınlanmamızın temel aracı olarak görüldüğünü ve bunun sonucu olarak da ışığın batıdan geldiği genel inancı doğrultusunda büyük ölçüde oradaki üretilmiş bilgilerin bize aktarılmasından ibaret kaldığını ifade etti. Bilimin evrenselliği ve özellikle sosyal bilimlerin önemli ölçüde kültüre özgülüğüne de değinen Acar, Türkiye’nin doğa bilimleri ve ilgili uygulamalı bilimler alanında önemli mesafeler katettiğini, sosyal ve beşeri bilimlerin önemini idrak ve buna göre davranma konusunda da umutlu olduğunu söyledi. Bilim ve eğitim alanındaki nicel büyümede belirli bir düzeye gelindiğini, “nitelik” geliştirmenin önem ve aciliyet gösterdiğini belirten Prof. Acar zengin bir potansiyele sahip olduğumuzu, Türk milleti ve devletinin tüm bileşenleriyle sorunlarına çözüm geliştireceğine güvendiğini dile getirerek bunun için “her birey üzerine düşenleri en azından asgari ölçüde yapmalı; ülkesine, geleceğine ve medeniyetine sahip çıkmalı.” dedi.

TÜBA ve faaliyetleri hakkında da bilgiler veren Acar, konuşmasının sonunda soruları da cevapladı.

Tarih, ekonomi, edebiyat, felsefe, iktisat, hukuk gibi alanlarda birçok konunun ele alındığı Kongre’nin açılış konuşmasını Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı ve SDÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haluk Songur yaptı. “V. Türkiye Lisansüstü Çalışmalar Kongresi”ne ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirerek konuşmasına başlayan Songur, sosyal bilimlerin ifade gücüne değinerek “Kendimizi ve dünyayı kendi gözümüzle tarif edemezsek hiçbir zaman biz olamayız.” dedi.

Evrensel sorunlara çözüm üretmek amacıyla genç bilim adamlarını bir araya getirerek düzenledikleri kongre hakkında bilgi veren İLEM Başkanı Doç. Dr. Lütfi Sunar ise “Ülke, toplum, medeniyet ve insanlık adına kaynaklarımızı yeniden gündeme getirmeye ve gelecek nesillere aktarmaya ihtiyacımız var. İslam düşüncesinin yeniden hayat bulması dünyanın barış ve huzur içerisinde yaşayabilmesi için büyük önem arz ediyor.” şeklinde konuştu.

SDÜ Rektörü Prof. Dr. İlker Çarıkçı da, "Ben de sosyal bilimci olarak bu tür aktiviteleri önemsiyorum. Bu ortamlar sadece tecrübe kazanma değil, iletişim ağlarını güçlendirme açısından da önemli. Mesleğinizde gelecek açısından çok büyük katkılar yapabiliyor. Bu tür kongrelere katılmak, dinlemek çok çok değerli" dedi. Prof. Çarıkçı, sosyal bilimler alanında çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin takdir edilmesi gerektiğini de vurguladı.

Açılış konuşmalarının ardından SDÜ Oda Orkestrası müzik dinletisi sunuldu. Kongre, eski YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Acar’ın konuşmalarıyla sürdü.

TÜBA Asli üyesi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Acar, Panelde yaptığı konuşmasında “bilimin tanımı”, “bilimin ayrıcalığı”, “bilimsel araştırmaların aşamaları” hakkında bilgiler verdi, insanların hayatlarını anlamlandırmak amacıyla hakikatin peşine düştüklerini ve bu amaca ulaşmak için pek çok farklı kanaldan yararlandıklarını ifade etti. Acar, akıl ve mantığa dayalı olan bilimin şüpheyle yola çıkıp eleştirel bir süzgeçten geçirebilmesi, tekrarlanabilirliği, test edilebilirliği açısından diğer alanlardan farklı olduğunu söyledi. Acar, sosyal bilimler alanının önemine değinerek konuşmasını sonlandırdı.

YÖK Yürütme Kurulu Eski Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay da Türkiye’deki lisansüstü eğitimle ilgili sayısal verileri açıklayarak yükseköğretimdeki lisansüstü öğrenci sayısı, lisansüstü eğitim veren enstitüler, lisansüstü programlar hakkında bilgi verdi. Doktoranın yükseköğretim seviyesinin en üstü olduğunu dile getiren Günay, lisansüstü eğitimin öneminden bahsetti.

32 oturumda 128 tebliğin sunulduğu üç gün süren Kongre’ye 45 farklı üniversiteden tebliğ sahibi katıldı. Lisansüstü çalışmaların akademik bir ortamda paylaşılması ve tartışılmasının hedeflendiği Kongre üç gün sürdü. 

İlgili Fotoğraflar