Başkan Şeker Uluslararası Forum’da Konuştu
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Paris’te düzenlenen “Dünya Kültüründe Türk Medeniyeti: İlteriş Kutluğ Kağan Yazıtı” başlıklı “Uluslararası Forum”a katıldı.
Türk Akademisi ve Moğol Bilimler Akademisi’nden uzmanların Ağustos 2022’de Moğolistan’ın Nomgon Vadisi’nde yaptıkları arkeolojik kazı çalışmalarının sonucunda, II. Türk Kağanlığı hükümdarı İlteriş Kutlug Kağan’ın anıt külliyesi ve yazıtının keşfedilmesi, tüm Türk Dünyasını heyecanlandırdı ve dünyadaki Türkolog bilim insanlarının büyük ilgisini çekti. Bu bağlamda Türk Akademisi, Uluslararası Türk Akademisi (UTA) üye devletlerinin UNESCO Milli Komisyonları ile işbirliği içinde ve UNESCO Sekreterliği’nin desteğiyle “Dünya Kültüründe Türk Medeniyeti: İlteriş Kutluğ Kağan Yazıtı” başlıklı “Uluslararası Forum” gerçekleştirildi.
Türk Akademisi Başkanı Shahin Mustafayev’in açılışını yaptığı programa; içinde Türkiye’den Prof. Dr. Öcal Oğuz ve Prof. Dr. Gülnur Aybet dâhil katılımcı ülkelerin UNESCO temsilcileri, TÜRKPA, TÜRKSOY, IRCICA temsilcileri yer aldı. Farklı üniversiteler ve bilim akademileri üyelerinin yanı sıra çok sayıda bilim insanı da hazır bulundu. Türkiye ile Moğolistan arasındaki ilişkilerin gelişmesi için gösterdiği gayret ve Moğolistan’daki Türk kültür varlıklarıyla ilgili yaptığı çalışmalar sebebiyle Moğolistan Cumhurbaşkanlığı Dostluk Madalyasına layık görülen İzmir Kâtip Çelebi, Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Prof. Dr. Şaban Doğan da katıldı. Forumda; Küresel Dünyada Türk Dilleri: Koruma ve Gelişim Sorunları ile Türk Medeniyetinin Yazı Kültürü: İlteriş Kutlug Kağan başlıklı iki oturum düzenlendi
Programda konuşan Türklerin tarihine büyük bir değer verdiğini söyledi ve tarihini seven ve koruyan bir milletiz ve hepimiz biliyoruz ki ülkelerin geleceğe doğru atacakları adımları tarih belirler dedi. Başkan Şeker şöyle devam etti: “Bu forumun yalnızca tarih üzerine bir toplantı olduğunu düşünmüyorum. Bu tür toplantılar işbirliğinin önünü açacak niteliktedir. Ortak tarih ve kültüre sahip toplumlar birbirlerini daha iyi anlarlar. Dolayısıyla bu toplumlar arasında iş birliği kolay ve sağlıklı olacaktır. Uzun vadeli güvene dayalı iş birlikleri kurulabilir. Ortak bilimsel projeler yürütmek için ortak bir geçmişe ve kültüre sahibiz.” dedi ve ortak miras üzerine seri çalışmalar yapılması önerisinde bulunarak benzeri işbirliklerinin Türk dünyası ülkelerini birbirine çok daha fazla yakınlaştıracağını vurguladı.