Bilişim Teknolojileri ve İletişim: Birey ve Toplum Güvenliği

Sosyal Medya Bağımlılığı Belirtileri Üzerine Etki Eden Faktörler

Günümüzde web 2.0 teknolojilerinin getirisi olan sosyal medyanın dünya genelinde yaygın kullanıldığı ve aşırı kullanıldığında problemlere yol açtığı bilinmektedir. Çağın sorunu olarak karşımıza çıkan sosyal medya bağımlılığının kişilerin gerçek yaşamlarındaki tüm alanlarda aksamalara yol açtığı ve tedavi edilmesi gereken bir sorun olduğu belirtilmektedir. Bu sebeple sosyal medya bağımlılığına yol açan faktörleri ortaya koymak önem kazanmıştır. Böylece, sosyal medya bağımlılığının biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerden oluşturulmuş biyopsikososyal yaklaşıma göre geniş çapta ele alınması gerekliliği bu araştırmanın yapılmasında etkili olmuştur. Araştırmanın amacı, sosyal medya bağımlılığı belirtileri üzerinde narsisizm, yalnızlık, beğeni arzusu, yapılan işin gereği sosyal medya kullanımı, yaş ve cinsiyet gibi faktörlerin etkisini incelemektir. Toplam 1547 sosyal medya kullanıcısından veri toplanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, yalnızlık ve narsisizm konusunda literatürde yer alan başka yazarların geliştirdiği ölçekler kullanılmıştır. Bunun yanında araştırmacılar tarafından oluşturulan “Bağımlık Belirtileri ve Sosyal Medya Kullanım Ölçeği” doğrulayıcı faktör analizi (CFA) ile test edilmiştir. Ölçeğin uyum iyiliği değerleri kabul edilebilir sınırlar içinde bulunmuştur. Sonrasında oluşturulan hipotezler, yapısal eşitlik modeli kullanılarak incelenmiştir. Elde edilen sonuçlar, yalnızlık, narsisizm, beğeni arzusu çoğaldıkça sosyal medya bağımlılığı belirtilerinin de arttığını ortaya koymaktadır. Bunun yanında sosyal medya yapılan işin parçası haline geldiğinde benzer şeklide bağımlılık eğilimi artmaktadır. Ayrıca kadınların ve gençlerin bağımlılık eğilimleri daha yüksek bulunmuştur. Araştırma sonucunda söz konusu etki faktörlerinden oluşturulan modelin sosyal medya bağımlılığı belirtilerine yönelik yapılacak yeni araştırmalara katkı sağlayacağı düşünülmektedir.

Dr. Öğr. Üyesi Aylin Tutgun-Ünal, Prof. Dr. Veysel Bozkurt
DOI: 10.53478/TUBA.2020.016