İklim Değişimi Çerçevesinde Su Kaynaklarının Mevcut Durumu ve Geleceği

İklim Değişikliği ve Türkiye İklim Ölçüm Ağı

İklim; yeryüzünde uzun yıllar süresince gözlemlenen hava olaylarının ortalama durumudur. İklimde zaman içerisinde doğal veya yapay (insan) etki ile değişimler meydana gelmektedir. İklimde doğal faktörler nedeniyle meydana gelen değişimler iklim değişkenliği olarak tanımlanmaktadır. İklim değişkenliğinin doğal nedenleri arasında güneşteki patlamalar, dünyanın yörünge parametrelerindeki değişim ve volkanizma gibi durumlar yer almaktadır. İklimde insan kaynaklı değişime yol açan nedenler ise karbon içerikli fosil yakıtların kullanımı, plansız şehirleşme, sera gazı yutak alanı olan orman alanlarının giderek azalması olarak ifade edilmektedir. İklim değişikliği insan kaynaklı iklimde meydana gelen değişiklikle doğal nedenlerle iklimde meydana gelen değişikliğin bileşkesi olarak ifade edilebilir. Dünyada iklim değişikliği üzerine ilk çalışmalar 19. Yüzyılın ikinci yarısı itibari ile sera gazlarının yer kürenin ısınmasına etkileri üzerine yapılan çalışmalar ile başlamış, 1988 yılında, Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından başlatılan girişim sonucu Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) kurulmuş ve bu panelle birlikte iklim değişikliği konusunda hızlı bir ilerleme kaydedilmiştir. 1997 yılında Kyoto Protokolünün kabulü ve 2015 yılında Paris Anlaşması ile iklim değişikliğine karşı uluslararası bir mücadele planlanmıştır. Ulusal olarak 2022 yılında Birinci İklim Şurası, iklim değişikliğiyle mücadele ve yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda yapılmıştır. Kurumsal olarak İklim değişikliğine karşı Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) bünyesinde İklim Değişikliği ve Değişebilirliği Birimi 1991 yılında kurulmuştur. 1992 yılında ise Atmosferin Korunması ve İklim Değişikliği raporu yayımlanmıştır. Bu raporun Türkiye’de iklim değişikliği ile ilgili hazırlanan ilk rapor olması önem arz etmektedir. 2008 yılında TÜBİTAK projesi çerçevesinde, Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) iş birliği ile Türkiye çapında ilk geniş kapsamlı projeksiyon çalışması yapılmıştır. 2012 yılında ise Türkiye Kamu Kurumları arasında ilk kez Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından geniş ölçekli iklim projeksiyonları çalıştırılmıştır. Çalışma kapsamında, 3 farklı küresel iklim modelinin çıktıları kullanılarak dinamik ölçek küçültme yöntemiyle 20 km yatay çözünürlükte 2 farklı senaryo (RCP4.5 ve RCP8.5) için bölgesel iklim modeli ile simüle edilmiştir.  Çalıştırılan iklim projeksiyon verilerinin altlığını oluşturan iklim verileri, MGM’nin ülkemiz genelinde yer alan 2054 adet gözlem sisteminden elde edilen meteorolojik verilerdir.

Hikmet Eroğlu
DOI: 10.53478/TUBA.978-625-8352-56-6.ch03