Marmara Denizi'nin Ekolojisi: Deniz Salyası Oluşumu, Etkileşimleri ve Çözüm Önerileri

Marmara’da Deniz Salyası Sorunu: Tanımı, Sebepleri, Boyutları, Değerlendirme ve Çözüm Önerileri

Bu makalede deniz salyası oluşum mekanizmaları ve olası etkenler özetlenerek Marmara Denizi’nde geçmişte yaşanan deniz salyası vakalarıyla ilgili çalışmalar kısaca irdelenmiştir. Ayrıca salya oluşumunu etkileyen hidrodinamik/oşinografik unsurlar bağlamında, Marmara Denizi’ndeki durum tanımlanmış, su bütçeleri yansıtılmış ve havzaya taşınan deşarj oranları özetlenmiştir. Havzadaki deniz suyu taşınımı ile akıntı durumu irdelenmiş, yüzey akıntılarının çok düşük olduğu su kütlelerinin bulunduğu bölgeler belirtilmiştir. Marmara Denizi ve Karadeniz arasındaki kirlilik yükü taşınımları bağlamında Karadeniz’den Marmara’ya üst akımla ve İstanbul Boğazı’ndan Karadeniz’e alt akımla taşınan kirlilik yükleri hesaplanmış, Karadeniz’deki yüksek birincil üretimi destekleyen besi maddesi (N, P) girdilerinin esasen üst tabakaya ulaşan nehir deşarjlarından kaynaklandığı ve Marmara katkısının sınırlı olduğu değerlendirilmiştir. Buna mukabil, Marmara Denizi’ne ulaşan besi maddesi/kirletici yüklerinin iki ana kaynağının Karadeniz’den gelen üst akım ve başta İstanbul olmak üzere havzadaki kentlerden yapılan atıksu deşarjları olduğu, bunların yarısından fazlasında da deşarj öncesi arıtmanın ön arıtma ile sınırlı kaldığı tespitleri yapılmıştır. Marmara Denizi su kalitesi ve ekolojik durumuyla ilgili öngörülen “daha az sıkı su kalitesi” hedefine ulaşabilmek için havzaya ulaşan kirlilik yüklerinin ulaşılabilir en yüksek düzeyde azaltımının gerekli olduğu, ötrofikasyon kontrolü için havzadaki bazı bölgelerin dikkatli izlemeye alınması ve İstanbul Boğazı hariç Marmara’ya yapılacak tüm noktasal atıksu deşarjları öncesi biyolojik C, N ve P giderimli arıtma uygulamasının gerektiği değerlendirilmiştir. Son olarak, Marmara Denizi’nde “İyi Su Durumu”nun gerektirdiği ölçüde kirlilik azaltımına yönelik çözüm önerilerine yer verilmiştir.

Prof. Dr. İzzet Öztürk, Doç. Dr. Ebru Dülekgürgen, Doç. Dr. Mustafa Evren Erşahin
DOI: 10.53478/TUBA.2021.002