TÜBA'da Başkanlık Devir Teslim Töreni Gerçekleştirildi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından TÜBA Başkanlığına atanan TÜBA Asli Üyesi Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ve Akademi Üyelerinin katılımıyla 22 Mayıs günü Ankara TÜBA Merkez binasında gerçekleştirilen törenle başkanlık görevini Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar’dan devraldı.
Devir Teslim Töreni; Akademi Konsey Üyesi ve Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak’ın Prof. Şeker’i sunumuyla başladı. Katılımcıları Prof. Şeker’in bilimsel çalışmaları hakkında bilgilendiren Prof. Solak, Prof. Şeker’le pek çok konuda ortak çalışmalar yaptıklarını ve kendisiyle çalışmanın büyük bir keyif olduğunu dile getirdi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır “Bu devir teslimin Türk ve dünya bilimine hayırlar getirmesini diliyorum.”
Devir Teslim Töreni’nde olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek sözlerine başlayan Mehmet Fatih Kacır sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak ülkemizin Milli Teknoloji Hamlesi’ni gerçekleştirmek doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Milli Teknoloji Hamlesi ülkemizin yüksek katma değerli, yüksek teknoloji ürünlerini milli ve özgün olarak geliştirmesi, üretmesi ve bu yolla küresel ekonomide hak ettiği yere gelmesi için yürütülen çalışmaların adı. Bu yönüyle zihinlerde büyük ölçüde mühendislik ve temel bilim çalışmaları uyanıyor ama Milli Teknoloji Hamlesi aynı zamanda bilimin ve teknolojinin insanlık yararına geliştirilmesinin adı. Bilimin, teknolojinin dünyada sadece birkaç ülke ya da şirketin elinde toplanmasına dair itirazın adı yani tüm bilim insanlarının ortaklaşa yürütecekleri çalışmalarla hayat bulacak işlerin adı. Biz bu yönde çalışmalarımız sürdürürken TÜBA’nın da bu yolculukta çok kıymetli roller üstlendiğini memnuniyetle görüyoruz. TÜBA, bir yandan genç bilim insanlarını ve tüm bilim insanlarını destekleyen, teşvik eden çalışmalarını sürdüregeldi diğer yandan ise çalışma gruplarıyla ülkemize ve dünyaya ışık tutan neticeler elde etti ve çok önemli eserleri neşreden işlere imza attı. Başta Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar olmak üzere tüm akademi üyeleri ve yönetimine şükranlarımı sunuyorum. Bu kıymetli çalışmaların Prof. Dr. Muzaffer Şeker Hoca’mızın liderliğinde daha da kuvvetlenerek devam edeceğini de ümit ediyorum. Bu devir teslimin Türk ve dünya bilimine hayırlar getirmesini diliyorum. Bizi küresel düzeyde temsil eden TÜBA’nın bu anlamda büyük bir temsil sorumluluğunu da yerine getirmeye devam edeceğine dair güvenimiz tam.” dedi.
Akademi Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın konuşmasının ardından Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar’a çalışmalarından dolayı teşekkür plaketi takdim etti. Prof. Şeker ise başkanlığı dolayısıyla kendisine sunulan edilen çiçeği kabul etti.
TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker: “Ülkemizin öncelikli alanlarında bilim insanlarımıza önemli görevler düşüyor; şimdiye kadar olduğu gibi bilim insanlarımızla enerjiden, savunma sanayine, sosyal bilimlerden sanata, spora alanına daha nitelikli işler üretmek için çalışacağız.”
Devir teslimin ardından konuşan Prof. Şeker, Akademi başkanlığı görevinin devralmanın büyük bir sorumluluk olduğunu vurguladı ve “Ülkemizin geleceğe güvenle bakması için bilim insanlarımızın ürettiği her bir katma değere ihtiyacımız var. Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar’ın bize bıraktığı sorumluluğu beraberce ileriye taşımaya gayret edeceğiz ve bu konuda herkesten desteklerini istirham ediyorum. Özellikle bize verdiğiniz destek, teveccüh ve takdirlerine şükranlarımı arz ediyorum ve bundan sonra da bunun devamlılığını istirham ediyorum. Dünyada pek çok ülkede kriz var ve ülkemiz bu krizleri kazasız belasız atlatarak b günlere geldi. Ülke insanının refahı ve gelişmesi için saygınlığını koruyarak, yerel ve milli değerlere sahip çıkarak; bağımsız bir Türkiye için elbirliğiyle gayret ediyor, dünyadaki vesayet savaşlarından etkilenmemeye çalışıyoruz. Bu konularda ülkemiz bilim insanlarının ortaya koyduğu onurlu tavır ve davranış için teşekkürlerimi ayrıca arz ediyorum. Onurlu ülkemizi gelecek yüzyıllara taşıyacak şekilde yeni bir jenerasyon oluşturmak için tüm kurumlarımızla iş birliği içerisinde yeni politikalar, stratejiler geliştiriyoruz. Ülkemizin öncelikli alanlarında bilim insanlarımıza önemli görevler düşüyor; şimdiye kadar olduğu gibi bilim insanlarımızla enerjiden, savunma sanayine, sosyal bilimlerden sanata, spora alanına daha nitelikli işler üretmek için çalışacağız. Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar’a Akademi’mizdeki yedi yıllık özverili gayretlerinden, farklılıkları çatışmaya dönüştürmeden zenginlik kabul ederek bilim akademisini bir arada tutma başarısından, bugünlere gelmesi için sarf ettiği çabalardan ötürü çok teşekkür ediyoruz.” dedi.
Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar: "Türkiye’nin milli bilim akademisi olarak yaklaşık 200 bilim insanıyla ortak paydalar üzerinde beraberce iş yapılabileceğini gösterdik."
Prof. Dr Yücel Kanpolat’tan görevi devraldığını ifade ederek konuşmasına başlayan Prof. Acar yedi yıl boyunca sürdürdüğü görevini Prof. Şeker’e devretmenin kendisine onur verdiğini söyledi.
Prof. Acar şu şekilde devam etti: “Temmuz 2018’deki 53. TÜBA Genel Kurulu’nda bir önceki mevzuatımıza göre üç başkan adayı seçmiştik ve çoğunluğun teveccühünü kazanan adayımız Muzaffer Hoca’ydı. Her ne kadar şu andaki mevzuat böyle bir hüküm içermese de Sayın Cumhurbaşkanımızın Genel Kurul’umuzu, yani tüm üyelerimizin iradesini dikkate alması hepimizi memnun etmiştir. 2012’den bu güne kadar, üyelerimiz, üye olmayan bilim insanlarımız ve bakanlığımız ilgilileri olmak üzere tüm paydaşlarımızın katkılarıyla pek çok iş yaptık. Zor bir dönemde görev aldığımı düşünüyorum; Akademi’de çatışmaların had safhada olduğu ve uluslararası arenaya taştığı bir dönemde göreve geldiğimde farklılıklarımızı zenginlik olarak değerlendirdik ve enerjimizi bu doğrultuda kullandık, üyelerimizin katkılarıyla bu konuda başarılı olduk. Türkiye’nin milli bilim akademisi olarak yaklaşık 200 bilim insanıyla ortak paydalar üzerinde beraberce iş yapılabileceğini gösterdik. Bu dönemde bize güvenenlere hiçbir söz getirmemiş olmanın mutluluğunu yaşadığımı ifade etmek istiyorum. Muzaffer Hoca’mın da bu bayrağı daha yükseklere taşıyacağına eminim.” dedi ve iki dönem boyunca başkanlık yaptığı süreçte gerçekleştirilen çalışmalar hakkında bilgi verdi:
“Birçok alanda kısıtlı imkânlarımızla, üstelik göreve başladığımda çalkantılı ve değişken bir dönem olmasına rağmen iyi işler çıkardığımızı düşünüyorum. Bilim diplomasisi alanında TÜBA üzerine düşen görevi yapıyor. Bu dönem içerisinde akademilerin öne çıkan fonksiyonu olan uluslararası temsile özellikle önem verdik. 15 Temmuz akabinde Türkiye’ye yönelik yürütülen ambargo döneminde dahi uluslararası etkinliklerimizi ev sahipliği de yaparak sürdürdük. Yabancı akademilerle 22 olan ikili anlaşma sayımızı 34’e, 11 uluslararası akademik çatı kuruluş üyeliğimizi ise 13’e çıkardık. 2015 yılında, bir dönem de başkanlığını yaptığım Türk Dünyası Ulusal Akademiler Birliği’ni kurduk. Bu kapsamda düzenlediğimiz Uluslararası III. Yaz Okulu’nu Temmuz ayında Rabi Medrese’de gerçekleştireceğiz. Yine 2015 yılından bu yana TÜBA, G-20 ülkelerinin ulusal bilim akademilerinin oluşturduğu Science 20’nin aktif üyelerinden biri olarak faaliyet gösteriyor. İmkânlar ölçüsünde bilim, eğitim ve teknoloji alanlarında da görüşlerimizi yazılı veya sözlü olarak ilgili kurumlara ve yetkililerine de ulaştırıyoruz. İki alanda başarılı olamadık. Bunlardan ilki; Çıkaramadığımız TÜBA Kanunu. Hazırlıklarımızı tamamladık fakat meclis sürecine giremeden hükümet değişimi, bakan değişikliği, darbe girişimi gibi sebeplerle ertelendi ve başaramadık. İkincisi ise; Akademi’nin misyonuna uygun bir binaya sahip olmasını sağlayamadık. Bazı girişimlerimiz oldu ve süreçleri devam ediyor. Muzaffer Hoca’mızın döneminde de Konsey Üyesi olarak bu konuda da iş birliği içinde olacağız. Kurumsal devamlılık anlayışıyla eski program ve projeleri geliştirerek sürdürmeyi ve yenileri de devreye sokmayı hedefledik. Çalışma Gruplarına yenilerini ekledik. Türkçe Bilim Terimleri Sözlüğü Projesi’ni sürdürdük. Türk – İslam Bilim Kültür Mirası Projesi’ni oluşturduk. Sayın Cumhurbaşkanımız bu projeyi baştan beri himaye etmiştir. 2015 yılında Türkiye’nin uluslararası bilim ihtiyacını dikkate alarak Uluslararası TÜBA Akademi Ödülü ve bu ödüller kapsamında 13 ödül verildi. 2001’den bu yana verilen GEBİP ve TESEP Ödül Programlarımız devam ediyor. Kaybettiğimiz Şeref Üyemiz Prof. Dr. Halil İnalcık Hoca anısına TESEP kapsamında Halil İnalcık Özel Ödülü ihdas ettik. Yine Şeref Üyemiz Prof. Dr. Fuat Sezgin adına dört alanda gerçekleştirilecek ödül programı başlattık; üstün başarılı genç bilim insanı ödülü, bilimsel eser ödülü, kişisel ve kurumsal anlamda özel ödül verilecek. 1930’lardan 1960’lara kadar İstanbul Üniversitesi’nde öğretim üyesi de olan Avusturyalı ünlü Türkolog Prof. Andreas Tietze’nin ilk iki cildi yayımlanan fakat devamı gelmeyen Tarihi ve Etimolojik Türkiye Türkçesi Lugati’nin telif haklarını mirasçılarından, ailesinden, Avusturya Bilimler Akademisi’nden aldık ve şimdi Lugat’in 7. sayısını basıyoruz. Toplamda 10 cilt olarak yayımlamayı planlıyoruz. Özellikle Türkoloji açısından eğer sahip çıkılmazsa kaybolacak olan bir değeri koruduğumuzu Türk diline ve kültürüne hizmet ettiğimizi ve önemli bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Enerji, Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu gibi yeni gruplar oluşturduk. Akademi ve Üniversite Konferanslarımız devam etti. Başkanlık sistemine geçişimiz dolayısıyla hızlı bir değişim yaşıyoruz; Temmuz ayından bu yana yasal değişikliğimizle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Görüşmelerimizin önümüzdeki günlerde sonuç vereceğine mevzuatımızla ilgili bazı değişikliklerin gerçekleşeceğini ifade etmek isterim. Üye seçimi, ödül değerlendirmelerinde vb. konularda tamamen liyakate dayalı olarak hareket ettik. Ayrıca; dört yıl Başkan Yardımcılığı yapan ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Nuri Yurdusev ile gayet uyumlu bir çalışma dönemi geçirdik, teşekkür ediyorum kendisine. Çalışmalarımıza doğrudan ya da dolaylı emek veren tüm akademi üyelerimize de kalbi şükranlarımı sunuyorum.”
